17 Nisan 2008 Perşembe

Alt alta, alt alta yazıcam


Kafam kocaman oldu seyirci. Bildiğin böyle şişti, 22.00'ları gösteren saatlerden beri ne yazacağımı netleştirmeye çalıştım, açtım boş sayfayı bakıyorum metrelerce, kız olsanız bu kadar bakmam öyle diyim. Size bilgi şoku yaşatmaya karar verdim bende, toplayamadım kafamı bir türlü dedim "ya bırak ne kasıyorsun, yaz alt alta allasen...", aynen böyle yazıcam son birkaç gündür aklıma takılan ne varsa, nasılsa bedava.
Mesela şimdi bunu evde denemeyin diye bir klişe vardır, çok acayip bir video izledim bugün, hani Ellen Degeneres diye bir hatun kişisi var bir tv programı yapıyor, hatta e2'de de veriyorlar, neyse bu kadının programına çok acayip bir adam çıktı az sonra linkini de vericem hatta, adam resmen bir sıvı şeyin üzerinde yürüyebileceğimizi gösteriyor acayip bir olay, ama linki taa en altta vericem uyuzluğuna, sonra yazıyı okumadan tıklayıp gidersiniz nankör kediler, pışık.
Sonra bir de şey var, bu Avea şirketi neden benden vergi mi, her neyse artık peşin peşin almıyor da, ilk kontör yüklemede 50 tanesi benim olacak diyor ya, peşin peşin alsana arkadaş ücretini, bugs bunny misin baştan şirin gözüküyorsun, sonra havucumu alıyorsun...altın gibi kalbim var bir şey de diyemiyorum yüzlerine.
Bu ülkede hala kaset satışı olayına çok acayip kafa yorup, çok acayip derecede içinden çıkamayan insanlar var bir de. Bu geçen gün MÜYAP 100 bin satış yaptı diye ödül dağıtıyordu, hani bu satışların 1 milyon civarlarından küçüle küçüle bugünlere geldiğine şahidim fakat takıldığım nokta o değil. Daha geçen haftalarda yanılmıyorsam Hiç bunları kendine dert etmeye değer mi'de işte albümler neden satmıyor diye koca koca adamlar kafa patlatıyordu. Böyle albüm yapımcıları, şarkıcılar falan, işin içinden adamlar yani. Hayır neyi tartışıyorsunuz ve bu devirde bir çözüm, çıkar yol bulacağınıza nasıl inanıyorsunuz yahu? Yok korsan satışmışta, yok ekonomik problemlermişte...Aloo arkadaşlar, aramızda internetten müzik indirmeyi bilmeyen var mııı? Yok mu...E yok tabi, artık albüm satışı dünyada gerçekten dinlediği sanatçıya değer veren, emeğine saygı duyan, ayrıca albümleri almayı, koleksiyonunu yapmayı seven insanlar ve audiophileler tarafından alınıyor. Dünyanın geri kalan kısmı, özellikle bizim gibi gençlerin de içinde bulunduğu yüksek sayıda insan netten indiriyor şarkıları bilindiği üzere. Ya legal, ya da illegal olarak bir şekilde ediniyorlar. Artık gavurlar, yani Avrupa kıtası ve Amerikanya kaset satışlarının nasıl eskisine döneceğini düşünmeyi keseli yıllar oldu, $0.99 ibareli mp3lere tıklıyorsun çekiyorsun ediniyorsun şarkıları, atıyorsun mp3 çalarına ver elini Ağrı dağının eteği ver elini evreşe yolları. Türkiye'de de ttnet yapıyor bu işi, gerçi bir kere ttnetin kendisi sevimsiz, ismini bile küçük harfle yazıyorum o derece, kim ordan gidip alıyordur bilmem. Yani demem o ki, Mahsun, İbo, Özcan, Alişan, lafım size, aşın bunları ya, ne cdsi, ne kasedi alooo? Cdyi takacak alet mi kaldı ya, yabancı bir grup alacak olsam 30 ytl vercem bir cd'ye, ee sonra, takacak yer yok. Mp3 hacı mp3, bas 320kps mp3leri, yap yerli dev bir arşiv, uygun fiyat, ko satışların g.tüne ya. Hala 100 bine silver, 200 bin satışa platinum ödül verecem diye komik olmayalım. Devir değişti, çelik değişti, ne duruyorsun helva yapsana...
Okudunuz mu bugün gazeteyi? Sonunda MNG'ye turizime katkılarından dolayı devletimiz ödül vermiş. Hani şu tonlarca molozdur, topraktır, ıvır zıvırla denizi kaçak olarak dolduran, cezası neyse veririz deyip, 21.500 ytl'yi bastıran şu harbi delikanlılar. Heh işte kaçak olarak inşaat yapan firmaya, ödül vermiş devletimiz, Aziz Nesin bile inanmazdı sanırım buna.
Şey yapayım bir de, 3-5 tane şarkı falan yazayım, belki legal veya illegal olarak çeker dinlersiniz, kulağınıza bir faydam dokunur; Hellogoodbye - Shimmy shimmy quarter turn, OneRepublic - Someone to save you, Utah Saints - Something good(Van She edit), Ellioth Smith - Waltz 2.
Gelelim en baştaki konuya, işte katı olmayan bir sıvının(?tanıma baksana allasen?) üstünde yürüme videosu, dık.

gözümsünüz, bay.

Hiç yorum yok:

Hakkımda

misal burada bir isim var bir de soyad, şurda yaşım ve nereli olduğum. bu cümle bitince nerde okuduğumu, bölümümü, kaçıncı sınıf olduğumu yazacağım. sonraki cümle de klasikleşmiş bir tavırla şunları şunları yaparım diye ekleyip, akabinde biraz değişiklik olsun diye görece ayrıksı bir kaç özelliğimi daha ekleyip çok uzatmadan kendimi anlatıcam ki kafanızda bir prototip, bir fikir oluşsun. eğer üniversite öğrencisi ve yabancı-klasik-rock-elektronik bir şeyler dinliyorsam, "ha, bizim kafadan" diyeceksiniz. şimdi bunların hepsini yapmışım gibi bu yazıyı okuyup, kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. zahmet edip okuduğunuz ama bir şey öğrenemediğiniz için özür dilerim.
 

site analysis
EkleBunu Sosyal Paylaşım Butonu